
Queen of Swords
- idil olgaç
- 4 Eyl 2022
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 23 Eki 2022
"Bana çok aşıksın. Beni sevmek kötü değil, inan seni sarıp sarmalayacağım, yeter ki el uzat. Artık umutsuz değilim. Merak ediyorum, seninle nasıl olur?" diyerek İzmir'e gittim. Kalbimde bir ağrı, kafam çokça karışık ama umudum yüksek.
İkinci gün adını bile hatırlamakta güçlük çekmeye başladım. Bu kadar mı basit oldu aşk benim için dedim kendi kendime. Zor olan hiçbir zaman aşk değildi ki, insanlardı. Yıllar sonra gelen eski sevgililerin karın doyurmayan laflarına kırkını geçmiş adamların caka satmaya çalışmaları eklenince "Yeter!" diye çığlık attım. O kadar sert bağırmışım ki kalbim ağzımdan çıkmış, savrulmuş, bir köşede ölmüş.
Sonra bir gece yarısı, güneşin doğuşunu beklerken, ayaklarım suyun içinde, karşımda tekneler, mis gibi bir deniz ve elimde bir litre kolayla derin bir nefes aldım. Uzaktan gelen bir kalp gördüm, benim kalbim. Bütün zerafetiyle yerine geçip oturdu. O gece nabzım yükseldi, bazen düştü ama her atışını duydum. Bir kez daha teşekkür ettim ona ve kendime. O adamların oyuncağı olmayacak kadar büyüdüğüm için.
Bekle beni İstanbul demiyorum. O kimseyi beklemez ama şimdi savaş zamanı! Bütün rövanşları almaya geliyorum...



Yorumlar